LEAP, Alman Uluslararası İşbirliği Kurumu (GIZ) işbirliğinde ve Avrupa Birliği’nin İnsani Yardım Kurumu (ECHO) ve Alman Federal Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanlığı (BMZ) ortak finansmanıyla, toplum temelli bir yaklaşım güderek sosyal uyumu, yaygın eğitimi ve koruma müdahalelerini aktif bir şekilde teşvik etme amacıyla “Çorum’daki Mültecilerin ve Ev Sahibi Toplumun Hassas Üyelerinin Direncinin Artırılması ve Barış İçinde Bir Arada Yaşamanın Teşvik Edilmesi” projesini yürütmektedir.
Proje kapsamında LEAP, Çorum’da yaşayan çeşitli ülkelerden mültecilerin farklı ihtiyaçlarına göre uyarlanmış Türkçe dil eğitimleri vermektedir. Eğitimler mültecilerin dil edinmelerine destek olmakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal etkileşim ve uyum için de etkin bir araç olarak hizmet sağlıyor.
LEAP’in dil eğitimlerinin yenilikçi yönü, geçtiğimiz günlerde düzenlediğimiz meslekler ve iş fırsatları temalı bir oturumda daha kendini göstermiş; ders kapsamında her katılımcı bir meslek seçmiş, bu meslek hakkında araştırma yapmış ve ardından bu mesleği Türkçe olarak sunmuştur. Bu deneyim katılımcıların sadece dil becerilerini geliştirmekle kalmamış, aynı zamanda araştırma yapma ve topluluk önünde konuşma yeteneklerinin gelişmesini de desteklemiştir.
Dil yeterliliklerini geliştirmeye ve Türkiye’deki iş piyasasına ilişkin perpektiflerini genişletmeye hevesli katılımcılar; öğretmen, aşçı, boyacı, şoför, polis memuru, eczacı, futbolcu gibi çeşitli meslekler üzerine araştırmalar yapmıştır. Suriyeli bir katılımcı, böylesine pratik bir dil öğrenme fırsatı bulduğu için duyduğu memnuniyeti dile getirdi. “Bu kurs sadece Türkçemi geliştirmekle kalmadı, aynı zamanda farklı iş sektörleri hakkında bilgi sahibi olmamı sağladı” diyen katılımcı sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu eğitim sayesinde Türkiye’deki işgücü piyasasındaki beklentilerim konusunda daha net bir bakış açısına sahip oldum.”
Ayrıca, eğitimin interaktif yapısı, katılımcılar arasında dilsel ve kültürel engelleri aşan bir arkadaşlık ortamının oluşmasını sağlamıştır. Proje koordinatörünün aktardığına göre, bu gibi girişimler barış içinde bir arada yaşamayı teşvik etmek ve mültecilerin yeni ortamlarında başarılı bir şekilde yol almalarını sağlamak açısından büyük önem taşıyor ve ekliyor: “Dil sadece bir iletişim aracı değil; fırsatlara açılan bir kapıdır. Bu sebeple, mültecileri ihtiyaçlarına göre uyarlanmış dil becerileri edinmeleri için destekliyor; istihdama ve temel hizmetlere erişmeleri için güçlendiriyoruz.”
Bu yayın, Avrupa Birliği’nin İnsani Yardım Kurumu (ECHO) ve Alman Federal Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanlığı (BMZ) ortak finansmanıyla yürütülen “Toplum Temelli Yerel İnisiyatifler Projesi (CLIP 2)” kapsamında hazırlanmıştır. İçeriği, Avrupa Birliği’nin maddi desteğiyle yürütülen insani yardım faaliyetlerini kapsamaktadır ve görevlendirici kurumların görüşlerini yansıtmak zorunda değildir.
Job-themed Language Course
In Çorum, LEAP, in partnership with Deutsche Gesellschaft für Internationale Zusammenarbeit (GIZ), has been actively fostering social cohesion, non-formal education, and protection interventions through a community-based approach. The “Increasing Resilience of Refugees and Vulnerable Host Community Members and Fostering Peaceful Co-Existence in Çorum” project is co-funded by the European Union through its Humanitarian Aid Operations Department (ECHO) and the German Federal Ministry for Economic Cooperation and Development (BMZ).
As part of the project, LEAP has been providing Turkish language courses tailored to the diverse needs of refugees living in Çorum from various nationalities. These courses not only serve as a platform for language acquisition but also as a tool for social interaction and integration.
One innovative aspect of these language courses was recently showcased in a themed session focused on professions and job opportunities. Each participant was tasked with selecting a profession, conducting research on it, and subsequently describing it in Turkish. This experience not only sharpened their language skills but also supported the improvement in their research and public speaking abilities.
The session saw enthusiastic participation from refugees eager to enhance their language proficiency and broaden their understanding of the Turkish job market. Participants delved into various professions such as teacher, cook, painter, driver, police officer, pharmacist, football player, etc. A Syrian participant expressed his gratitude for the opportunity to engage in such practical language learning. “This course has not only improved my Turkish but has also empowered me with knowledge about different job sectors,” he remarked. “I feel more confident about my prospects in the Turkish labor market.”
Moreover, the interactive nature of the session fostered a sense of friendship among participants, transcending linguistic and cultural barriers. According to our project coordinator, initiatives like these are essential in promoting peaceful coexistence and empowering refugees to navigate their new environment successfully. “Language is not just a means of communication; it is a gateway to opportunities,” she emphasized. “By equipping refugees with language skills tailored to their needs, we empower them to access employment and essential services.”
This article is prepared in the scope of the “Community-based Local Initiatives Project (CLIP 2)”, co-funded by the European Union through its Humanitarian Aid Operations department (ECHO) and the German Federal Ministry for Economic Cooperation and Development (BMZ). Its content covers humanitarian aid activities implemented with the financial assistance of the European Union and should not be taken, in any way, to reflect the official opinion of the commissioning parties.